Bartın Platformundan yurttaşlar, Amasra’da termik santral kurmak isteyen Hattat Holding ile Türkiye Taşkömürü Kurumu arasında, Amasra-B kömür madeni sahası davasında bilirkişi raporu hazırlayan Prof. Dr. Orhan Kural hakkında, ‘görevi kötüye kullanma’ ve ‘gerçeğe aykırı bilirkişilik’ gerekçeleriyle suç duyurusunda bulundu

Doğu Eroğlu (18 Ocak 2018 Diken)

Prof. Dr. Orhan Kural’ın, özel konferanslarına katıldığı ve görünürlük kampanyalarını yürüttüğü Hattat Holding ile Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) arasında, Amasra-B kömür sahasının rödovans usulüyle işletilmesine ilişkin sözleşmeden doğan uyuşmazlık için şirket lehine hazırladığı bilirkişi raporu hakkındaki haber Diken.com.tr’de yayınlanmış, Kural ilgili davadan söz etmeksizin haberi yalanlamış ve suçu ‘sigara lobisine’ atmış, 19 Ocak’ta bir basın toplantısı düzenleyerek bir dizi suç duyurusunda bulunacağını açıklamıştı. Fakat Amasra’daki termik santral projelerine karşı çıkan Bartın Platformu Kural’dan önce davrandı. Kural hakkında ‘görevi kötüye kullanma’ ve ‘gerçeğe aykırı bilirkişilik’ gerekçesiyle suç duyurusunda bulunan Bartın Platformuna mensup yurttaşların Amasra Cumhuriyet Başsavcılığından talepleri arasında, Hattat Holding ile Kural arasındaki dolaylı para trafiğinin incelenmesi de bulunuyor. Kural konuyla ilgili son olarak, Ahmet Hakan’la Kanal D Ana Habere “Cem Yılmaz, beni küçük düşüremezsin. Cem Yılmaz bu olayı gündeme getirerek kendi reklamını yapmaya çalışıyor olabilir” açıklamasını yapmıştı.

Ahmet Hakan’la Kanal D Haberden

Tüm süreci ‘ilişkiler’ etkiledi

Amasra-B maden sahasının işletme hakkı 2005’teki rödovans sözleşmesiyle Hattat Holdinge verilmiş ancak sahayı 2006’da teslim alan şirket, hazırlık dönemi 3 kere uzatılmasına karşın madenden kömür çıkaramayınca 2015’te TTK ile Hattat Holding davalık olmuştu. Kömür çıkarmayan dolayısıyla TTK’ya çıkarılan kömürün tonu başına rödovans bedeli de ödemeyen şirketten TTK’nın 104 milyon isteyince, madende üretime hazırlık döneminin uzatılması için Hattat Holding yargıya gitmişti. Dava sürecinde aralarında Prof. Dr. Orhan Kural’ın da bulunduğu 3 kişilik bir heyet bilirkişi raporu hazırlamış, madenden çıkarılacak kömürün enerji üretiminde kullanılacağı termik santral projesinde henüz Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Olumlu Kararı alınmadığının da altını çizen rapor sayesinde madende üretime hazırlık süreci 36 ay daha uzatılmış, Hattat Holding 104 milyon tutarındaki rödovans bedelini ödemekten kurtulmuş, madenin işletme hakkını elinde tutmayı başardığı için yerli kömürle çalışacağı iddia edilen Hema Termik Santralı hakkında da 10 Ekim 2016’da ÇED Olumlu Kararı çıkmıştı. Bartın Platformuna göre, bilirkişi raporunu hazırlayan isimlerden Prof. Dr. Orhan Kural ile Hattat Holding arasında ortaya çıkan ilişkiler, tüm bu sürecin hukuksuzluğunu ortaya koyuyor.

‘Gitmedim’ demişti, fotoğraf, video ve kupürleri sundular

Orhan Kural’ın Kasım 2015 ile Ocak 2016’da Hattat Holding sponsorluğunda konferanslar düzenlediğini, bu konferanslardan sonra “termikçi şirketin tanıtım elemanı gibi çalışmaya başladığını” Savcılığa hatırlatan Bartınlılar, Kural’ın yerel gazetelere verdiği termik santral yanlısı demeçlerini, Hattat Holdinge ait maden kuyusunda tertiplemeye çalıştığı nikah etkinliği ve rekor denemesine ait yerel ve ulusal basında çıkan haberler ile belge, fotoğraf ve video kayıtlarını Savcılığa sundu. Kural geçtiğimiz hafta yaptığı yazılı bir açıklamada, “üç yıl önce” yani 2015’teki bir teknik gezi dışında Amasra’ya gitmediğini söylemişti fakat Bartınlıların Savcılığa sunduğu deliller arasında, Kural’ın Ekim 2016’da ‘rekor denemesi’ öncesinde Hattat Holdingin işlettiği Amasra-B kömür sahasında basına yaptığı açıklamanın fotoğraf ve videoları da bulunuyor.

Fotoğraf: Bartın Halk Gazetesinin 21 Ekim 2016 tarihli sayısından. Orhan Kural’ın maden sahasındaki basın toplantısından bir fotoğraf da içeren kupürde, Kural’ın rekor girişimi hakkında verdiği bilgiler ile termik santral yanlısı açıklamaları yer alıyor.

‘Para transferleri araştırılsın’

Bartın Platformuna mensup yurttaşların Savcılıktan talepleri arasındaki en çarpıcısıysa, Hattat Holding ile Kural arasındaki para ilişkisinin incelenmesine yönelik olanıydı. Suç duyurusunda bulunan yurttaşlara göre, hem Kural’ın hem de bilirkişi raporunun düzenlediği tarihte Hattat Holdingde Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan Selim Şenkal’ın Yönetim Kurulunda bulunduğu Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı ile Hattat Holding arasında banka transferlerinin bulunması muhtemel. Yurttaşların talebi, “bir para transferi gerçekleştirilmişse sebebinin araştırılması amacıyla Savcılık makamından Vakfın tüm hesap hareketlerinin incelenmesi” yönünde. Kural hakkında ‘görevi kötüye kullanma’ (TCK madde 257) ve ‘gerçeğe aykırı bilirkişilik’ (TCK madde 276) uyarınca kamu davası açılması için suç duyurusunda bulunulurken, Bartın Platformu yaptığı açıklamada, usulsüz raporla çıkar sağlayan Hattat Holdingin de hesap vermesi gerektiğini, Hattat Holding lehine sonuçlanan ancak TTK’nın temyize götürmesi sonrasında Bölge İstinaf Mahkemesinde bulunan Amasra-B sahası rödovans davasında bilirkişilerin şirketle ilişkilerinin değerlendirilmesi gerektiğini ifade ederek rödovans sözleşmesi ile Hema Termik Santralına ait ÇED Olumlu Kararının iptalini istedi.