Doğu Eroğlu (21 Ağustos 2013 BirGün Gazetesi)
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın, “Taksim’le ilgili bir çalışma yapıldı. Elimizde Şubat ayında, İstanbul’da ve Türkiye’de hareketlerin nasıl başlayacağıyla ilgili yapılan toplantıların kayıtları var. Elimizde deliller var” açıklamasının bir gün sonrasında Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nde dinleme cihazı bulunmuştu. Mimarlar Odası yetkililerinin ve BirGün’ün yaptığı araştırma sonucunda, odaya dinleme cihazı yerleştirilmesi olayının arkasında, mensuplarından birinin polis olduğu büyük bir çete bulunduğu anlaşıldı.
‘Polisim’ deyip kayıtları ve dinleme cihazını istediler
Çetedekilerin polis olduğunun anlaşılması yine çete üyelerinin pervasızlıkları sayesinde gerçekleşti. Ankara Şube yöneticilerinin BirGün’e yaptıkları açıklamalara göre, 14 Ağustos’ta toplantı salonu yakınında bulunan dinleme cihazıyla ilgili yapılan basın açıklamasının ertesi günü, sivil giyimli bir şahıs sabah 09.00 sularında odaya geldi ve polis olduğunu söyleyerek dinleme cihazını ve cihazda bulunan kayıtları savcılığa götüreceğini iddia etti. Şahsın, Ankara Şube sekreteri Tezcan Karakuş Candan’ın talebi üzerine ibraz ettiği resmi kimlikte fotoğraf bulunmuyor oluşu, oda yönetim kurulu üyelerini kuşkulandırdı.
Mimarlar Odası Ankara Şubesi Sekreteri Tezcan Karakuş Candan, polis olduğunu iddia eden şahısla aralarında geçen diyaloğu şöyle anlattı: “Sabah saatlerinde kendini polis olarak tanıtan ve savcılık tarafından gönderildiğini söyleyen, sivil giyimli bir kişi geldi. Dinleme olayından ötürü daha tedbirli davranmaya başladığımızdan, şahsın resmi kimliğini görmek istediğimi söyledim. Kimlikte isminin G.T. olduğu yazıyordu ve sicil numarası bulunuyordu ancak fotoğraf yoktu. Kayıtları ne yapacağımızı sordu. Suç duyurusunda bulunmak üzere savcılığa götüreceğimizi söyledik. Bunun üzerine kayıtları kimin götüreceğini, götürecek kişinin savcılığa yalnız gidip gitmeyeceğini sordu. Bu sorular bizi tedirgin edince, polis olduğunu söyleyen kişi de heyecanlandı. Telaşlı bir telefon görüşmesi yaptıktan sonra odadan hızla ayrıldı.”
Olmayan fotoğraf olayı aydınlattı
Kendisine ibraz edilen kimlikte fotoğraf bulunmayışının o sırada üzerinde durmadığını ifade eden Candan, daha sonra yaptığı araştırmada resmi kimliklerde fotoğraf bulunması zorunluluğuyla karşılaştığını söyledi. Candan, “Kendini polis olarak tanıtan şahsın emniyet mensubu olmadığını tahmin ediyorum. Bu görüşmenin yaşandığı sırada henüz savcılıkla bir görüşmemiz de olmamıştı” diye konuştu. Temmuz 2000’de yürürlüğe giren ve son olarak 1 Mart 2011’de değişikliğe uğrayan Emniyet Teşkilatı Personeli Kimlik Kartları İle Polis Kimlik Kokartları Yönetmeliği’ne göre, emniyet teşkilatı mensuplarının kimliklerinde fotoğraf bulunması zorunluluğu var.
Kimliğinde fotoğraf bulunmayan G.T. ismi üzerinden BirGün’ün yaptığı araştırma, dinleme olayı zanlılarından birini ortaya çıkarttı. 2012’de Yüksekova’da görev yaptığı anlaşılan G.T. isimli polis memurunun fotoğrafını gören oda çalışanları, olay günü Mimarlar Odası binasında farklı zamanlarda dikkatlerini çeken sırt çantalı şahıslardan birinin G.T. olduğunu belirttiler. Oda çalışanlarından biri BirGün’e yaptığı açıklamada, “Fotoğraftaki şahıs saat 10.00 ila 15.00 arasında birçok defa odaya girip çıktı. Çalıştığım katta şüpheli hareketlerde bulunduğunu görünce kendisine basın toplantısının yerini özellikle belirttim. Aramızda geçen konuşmaya karşın oda içinde gezinmeye devam etti” dedi.
G.T.’nin fotoğrafının ortaya çıkması üzerine, Tezcan Karakuş Candan’a kimliğini gösteren ve polis memuru G.T. olduğunu iddia eden kişinin ise başka bir şahıs olduğu anlaşıldı. Candan, “Odaya gelip kimliğini gösteren kişi G.T. olduğunu söyledi. Ancak G.T.’nin ismiyle yapılan araştırmada çıkan fotoğraf, odada dolaşan diğer şüpheli şahsa ait” ifadelerini kullandı.
Çeteyi açık unutulan dinleme cihazı deşifre etti
Çeteyi deşifre eden, yerleştirmek istedikleri cihazın açık kalması oldu. Çetenin yerleştirdiği dinleme cihazının oda yetkilileri tarafından tespit edilmesi üzerine, çete mensuplarının kendi aralarında yaptığı konuşmalar da ortaya çıkmış oldu. Mimarlar Odası’nı hedef alan böcek çetesi, dinleme cihazını yerleştirmek üzere oda yönetim kurulunun saat 11.00’de bir basın toplantısı yapacağı 14 Ağustos Çarşamba gününü seçti. Hedef, aynı gün yapılacak yönetim kurulu toplantısını ve Başkent Platformu ile yapılacak görüşmeyi dinlemekti. Dinleme cihazını toplantı odasına yerleştirmeyi planlayan çete mensuplarından biri, basın mensubu kılığında toplantıya katıldı.
Açık kalan dinleme cihazına kaydedilen konuşmalarda, çete üyelerinin saat 11.00 sularında Mimarlar Odası Ankara Şubesi önüne geldikleri, basın mensubu kılığında basın toplantısına giderek görüntü aldıkları, bu sırada dinleme cihazını takmayı başaramadıkları anlaşılıyor. Kendi aralarında cihazı nasıl takacaklarını tartışan kişiler en sonunda, biri basın mensubu kılığında odada bulunurken diğer kişinin cihazı yerleştirmesine karar veriyorlar. İlk denemelerinde dinleme cihazını yerleştiremeyen şahıslar Mimarlar Odası çevresinde dolaşmaya devam ediyorlar; bu sırada kendilerini arabayla bekleyen ve aynı çeteye mensup oldukları anlaşılan kişilerle telefonla konuşuyorlar. Kayıtta konuşmaları duyulan birkaç kişinin, çete mensuplarından birine “Amirim” şeklinde seslenmeleri dikkat çekiyor.
Mimarlık Odası Ankara Şubesi yetkilileri, açık unutulan dinleme cihazında isimleri geçen şahıslar ve G.T. hakkında bugün savcılığa giderek suç duyurusunda bulunacaklar.