Gökçek’in otoban projesi sebebiyle yeniden polis şiddetinin hedefi haline gelen ODTÜ’de son yıllarda olanları, ODTÜ Öğretim Elemanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Gökmen ve Eğitim-Sen 5 No’lu Şube ODTÜ işyeri temsilcisi Mehmet Mutlu BirGün’e anlattılar
Doğu Eroğlu (23 Ekim 2013 BirGün Gazetesi)
AKP iktidarının kolluk kuvvetleri yoluyla sokaklardaki şiddeti artırdığı 2010’dan sonra, Türkiye’deki muhalefetin önde gelen unsurlarından biri haline gelen ODTÜ, Eskişehir Yolu ile Konya Yolu’nu birbirine bağlayacak otoban projesi sebebiyle yine polisin kaba kuvvetinin, belediyenin keyfi kamu hizmeti kısıtlamalarının ve iktidarın söylev şiddetinin hedefinde. AKP’li siyasiler, barışçıl fidan dikme eyleminin polis saldırısıyla bölünmesi ardından gece boyu süren çatışmaların ardında “Gezi olaylarını yeniden diriltme” niyeti ararken, Melih Gökçek ise ODTÜ’ye belediye otobüsü seferlerinin kaldırıldığını ilan etti. BirGün’e konuşan ODTÜ bileşenleri ise, birkaç yıldır üniversiteye yapılan baskıdaki artışın arkasında otoban meselesinden fazlasının olduğunu düşünüyorlar.
‘Polisin okula girişine gerekçe’
Eğitim-Sen 5 No’lu Şube ODTÜ işyeri temsilcisi öğretim üyesi Mehmet Mutlu, asıl inşa edilenin “üniversitelere polisin giriş yolu” olduğunu düşünüyor. Önceki gün ODTÜ’de yaşanan çatışmaların, Başbakan Erdoğan’ın 2011’den bu yana ODTÜ’ye yaptığı provokatif ziyaretler sonrasında sıradanlaştığını belirten Mutlu, “Kampüs barışı bozuldu. ODTÜ mensupları artık okula gelip giderken bile zorluk yaşıyorlar. ODTÜ’ye kadro ve bütçe verilmeyerek yapılan saldırılar, polis varlığıyla somutlaşıyor. Yurtlar, anaokulları, lojmanalar, laboratuvarlar gaza boğuluyor. Polis ve iktidar, bu üniversitede çalışanların, yaşayanların olduğunu unutmuş gibi” diye konuştu. Son yıllarda yaşananlarla birlikte ODTÜ’lü olmanın bir kimlik haline geldiğini vurgulayan Mutlu, “Yurtdışındaki bilimsel toplantılarda ‘ODTÜ’de ne oluyor?’ diye soruyorlar. Taşra üniversitelerine giden arkadaşlarımız ODTÜ’lü oldukları için önce şaka yollu, sonrasında mobbing ve ayrımcılığa varan uygulamalarla karşılaşıyorlar” değerlendirmesinde bulundu. Mutlu’ya göre, ODTÜ Yolu projesi yüzünden son dönemde polisin defalarca yerleşke içine müdahale etmesi ise daha büyük bir planın parçası: “Son çatışmada polis amirlerine kampüse girmek için hukuki bir dayanakları olup olmadığını sorduk. Cevap veremediler. Özerk üniversite polisin olmadığı yerdir; Eğitim-Sen olarak rektörlüğün üniversiteye yapılan polis tacizini dillendirmesini istiyoruz. Asıl yapılan, polisin üniversiteye girişinin yolu. Rektörlük inşaatı durdurmak için belki geç kaldı ama bu noktadan sonra atılacak her adım olumludur.”
Birlikteliğin bedeli
ODTÜ Öğretim Elemanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ali Gökmen ise ODTÜ’deki tüm bileşenlerin üniversiteye yönelen tehditlere karşı birlikte hareket ettiğini ancak kararlı karşı duruşun bedelinin ödetildiğini belirtiyor: “Asistanlar, öğretim elemanları, öğrenciler ve çalışanlar olarak bütüncül duruşumuz bize güç katıyor. Ancak yasal süreçlerin gerektiği gibi işlemiyor oluşu herkesin cesaretini kırıyor.” Gökmen, meşru taleplerin yargıda karşılık bulmuyor oluşunun mücadelenin unsurlarını isteksizleştirdiğini, insanlarda çekinceler yarattığını ifade ediyor. ODTÜ’ye yönelen siyasi baskının kadro yetersizliği, asistan sıkıntısı ve düşen eğitim kalitesi gibi sonuçlara yol açtığını vurgulayan Gökmen, ODTÜ’de yetişmiş ve bilimsel araştırmalarını başka üniversitelerde sürdüren araştırmacılarınsa, diğer üniversitelerdeki siyasi yapılanmalar tarafından çoğu zaman istenmediğini söylüyor.
Polis altı saat saldırdı
Önceki gün, fidan dikme etkinliğini takip eden basın emekçilerinin araziden ayrılmasının ardından ODTÜ mensupları ve öğrencileri belediye işçilerinin saldırısına uğramış, işçileri engellemeyen polis ise fidan dikenleri güç kullanarak engellemişti. ODTÜ’lülerin ormandan uzaklaştırılmasının ardından yerleşkenin A4 girişinde saat 18.30 sularında başlayan polis saldırışı sabaha karşı 02.00’ye kadar sürdü. Çevik kuvvet ekipleri pek çok defa TOMA ve akreplerle beraber kampüsün içerisine girip biber gazı bombaları ve plastik mermilerle ODTÜ’lülere saldırdılar.
ODTÜ yönetimi sokağa iniyor
ODTÜ Rektörlüğü 21 Ekim’de üniversitesinin resmi sitesinde bir açıklama yayınlamış, yerleşkeye izinsiz girip ağaç söken belediye ekipleriyle ilgili resmi işlem yapılacağı ve hafta içi ODTÜ yönetimi tarafından bir fidan dikimi etkinliği düzenleneceği duyurulmuştu. Üniversite öğrenci ve mensuplarıyla birlikte fidan dikmeye hazırlanan yönetim, aynı açıklamada dün gerçekleştirilen ve ODTÜ Senatosu’nun ODTÜ Yolu sürecine ilişkin yol haritasını belirlediği toplantıya da değinmişti.
Öğrencilerle acil toplantı
Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin baskılarına karşı mücadele stratejisinin belirleneceği toplantıdan önce yönetim, öğrenci ve mensupların mücadelesine ortak olma yönünde önemli bir girişimde de bulundu. Mühendislik Fakültesi Dekanı Uğurhan Akyüz, öğrenci ve mensuplarla yaptığı yaklaşık 1 buçuk saatlik toplantıda, yol süreciyle ve yaz aylarından beri süren mücadele hakkında bilgi aldı. Toplantıda, ODTÜ ormanını yeniden kurmak için neler yapılabileceği ve yerleşkeden geçecek yola nasıl engel olunabileceği gibi konular da konuşuldu. Akyüz, öğrenci ve mensupların aktardıklarını, senato toplantısında üniversite yönetiminin bilgisine sundu. Senato toplantısından çıkan karar, rektörlük tarafından bugün açıklanacak.
Otobüs seferleri iptal
ODTÜ ormanı yok eden Ankara Büyükşehir Belediyesi, dün aldığı bir kararla ODTÜ’lülerin ulaşım hakkını da engelledi. Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı EGO Genel Müdürlüğü yetkilileri, ODTÜ’deki çatışmalar sırasında iki otobüsün zarar gördüğünü öne sürerek, “vatandaşların can güvenliği için ODTÜ yönetimi gerekli önlemleri alana ve güvence verene kadar ODTÜ seferlerine ara verildiğini” duyurdu. ODTÜ yerleşkesine ayrılmış toplu taşıma trafiğinin Belediye kararıyla tırpanlanmasına ilk çözüm ODTÜ yönetiminden geldi. Yönetim, üniversite mensuplarının ve öğrencilerinin taşınmasında kullanılan otobüs seferlerinin sıklığını artırarak soruna çözüm bulmaya çalışıyor.