Mersin’de Boğazpınar köylülerinin direnişi hakkında yapılan suç duyurusunu değerlendiren savcı, HES’e karşı direnmenin meşru olduğu yönünde görüş bildirip soruşturmaya yer olmadığını belirtti

Doğu Eroğlu (26 Aralık 2013 BirGün Gazetesi)

Mersin’in Tarsus ilçesindeki Boğazpınar köyünde yapılmak istenen HES’e karşı çıkanların basın açıklamalarında kullandığı ifadeler hakkında HES’çi şirket ortağının yaptığı suç duyurusu savcıdan döndü. Boğazpınarlı Öztürk’ün “Artık hukukun bittiği yerde kendi hukukumuzu yaratacağız” ifadelerinin tehdit ve hakaret içerdiği iddiasıyla yapılan başvuruyu inceleyen savcı, anayasal çerçevede HES’e karşı çıkmanın meşru bir hak olduğunu vurguladı ve kovuşturmaya yer olmadığına hükmetti.

HES’e karşı çıkmak suç değil

Boğazpınar Köyü’nde 10-11 Ağustos tarihlerinde düzenlenen 2. Karasu Kültür ve Sanat Festivali sırasında yapılan bir basın açıklamasında HES karşıtı direnişi özetleyen Ahmet Öztürk, “Artık hukukun bittiği yerde kendi hukukumuzu yaratacağız” ifadelerini kullandı. Boğazpınar’a HES inşa etmek isteyen KTM Grup’un ortaklarından Kadir Canlı, bu ifadelerin hakaret ve tehdit unsuru içerdiğini iddiasıyla Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Başvuruyu inceleyen Cumhuriyet savcısı, “Anayasamızda herkesin sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahip olduğu belirtildiği, şüphelinin de bu anayasal hakkının kullanılmasına engel olmak isteyenlere karşı yine anayasal bir hak olan toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkını kullandığı, yapılan toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde, eylemlerde herhangi bir suç unsuruna rastlanılmadığı” yönünde görüş bildirdi. Savcı, Öztürk’ün ifadelerinin HES yapımını engellemek için gerekli yasal başvuruların olumsuz sonuçlanması halinde hukuka uygun hak aranması anlamına geldiğini, ortada herhangi bir tehdit veya hakaret unsuru bulunmadığı kanısına vardı. Savcı, kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.

‘Hakkımda yedi ayrı suç duyurusunda bulundular’

Cumhuriyet savcısının kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararını BirGün’e değerlendiren Öztürk is Boğazpınar’da HES yapılmaması için mücadeleye devam edecekleri mesajını verdi. KTM Grup ve yerel idarecilerin tüm girişimlerine karşın, mücadelelerini Anayasa’nın 56. maddesi ile Çevre Kanunu’nun 30. maddesi kapsamında, hukuki sürecin dışına çıkmadan yürüttüklerinin altını çizen Öztürk, “Şirket yetkilileri bana birbirine benzer 7 ayrı suç duyurusunda bulundu ve bu saldırılar beni etkisizleştirmeye ve itibarsızlaştırmaya dönüktür. Ancak bu benim değil, Boğazpınar halkının mücadelesidir. Mücadele suçsa, Boğazpınar halkı olarak suç işliyoruz. Fakat biz bunu bir yaşam kavgası, hak arama kavgası olarak görüyoruz ve Boğazpınarlılar olarak sonuna kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” diye konuştu.

Şirketin avukatı AKP’den başkan adayı

Öztürk hakkında suç duyurusunda bulunan KTM Grup ortaklarından Kadir Canlı’nın avukatlığını yapan Hakkı Meniz’in ise yerel seçimlerde Tarsus’tan AKP belediye başkanı aday adayı olduğu anlaşıldı. Henüz AKP Genel Merkezi tarafından kesin açıklama yapılmayan ilçelerden biri olan Tarsus’ta Hakkı Meniz’in adaylık şansı hâlâ sürüyor.