Satırlı saldırıya uğrayan Ankara Üniversitesi öğrencileri, olay gecesi çekilmiş güvenlik kamerası kayıtlarıyla birlikte karakolda şikâyetçi olmalarına karşın delil toplanmıyor, şüpheliler ifadeye bile çağrılmıyor

Doğu Eroğlu (10 Haziran 2014 BirGün Gazetesi)

8 Mayıs gecesi Ankara’da evlerine dönerken 6 kişilik bir grubun saldırısına uğrayan Ankara Üniversitesi öğrencileri suç duyurusunda bulunup, uğradıkları satırlı saldırının görüntülerini ve darp raporlarını saldırını olduğu bölgeye bakan karakola sunmalarına rağmen bir aydır deliller toplanmıyor. Saldırının faili olduğu iddia edilen kişilerin, olayın gerçekleştiği sokakta çekilmiş görüntüleri de karakola verilmesine karşın şüpheliler ifadeye bile çağrılmıyor. Saldırıya uğrayan öğrencilerden Adnan Sural yaşadığı olayı BirGün’e anlatırken, saldırının Kürt kimliklerine karşı yapıldığını ve olayın arkasında ülkücü öğrencilerin olduğunu, faillerin siyasi kimliklerinden dolayı polis ve savcılığın umursamaz bir tavır takınmış olabileceğinin altını çizdi.

‘Alın size kimlik!’ dedi satırla yaraladı

8 Mayıs gecesi, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde (SBF) düzenlenen İnek Bayramı programının ardından kaldıkları eve doğru giden SBF öğrencileri Adnan Sural ve Muhammed Kaya, gece 23.20 sularında tanımadıkları 6 şahsın saldırısına uğradılar. Sokakta yürüdükleri sırada arkalarından gelen şahıslardan birinin, “Arkadaşlar, kimlik görebilir miyiz?” diye seslenmesi üzerine duran Sural ve Kaya, polis tarafından durdurulduklarını düşündüler. Sivil giyimli kişilerin polis olduğundan emin olmak isteyen Kaya kimlik soran şahıslara, “Önce siz kimliğinizi gösterin” karşılığını verdi. Bu yanıt üzerine “Alın size kimlik!” diye bağıran saldırgan, belinden çıkardığı satırla Sural’ın kafasına vurdu. Kafasına aldığı satır darbesiyle bayılan Sural yere düşerken, diğer saldırganlar Kaya’yı darp etmeye başladılar. Yerde yatan Sural bir ara saldırganların tekme darbeleriyle kendine gelse de, parmaklarının satırla kesilmek istenmesi üzerine tekrar bayıldı. Saldırganların olay yerinden uzaklaşmasının ardından Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne giden Sural ve Kaya, ilk tedavilerini burada gördüler. Kafasına satır darbesi alan Sural, şans eseri hayati tehlikesinin olmadığı anlaşılmasına karşın sabaha kadar müşahede altında tutulurken, her iki öğrenci de darp raporu aldılar.

İfadeye çağrı yok, delil toplanmıyor

Darp edilerek yaralandıklarına ilişkin hastane polisine bilgi veren Sural ve Kaya, hastanede ifadelerinin alınmaması üzerine olaydan birkaç gün sonra Cebeci Polis Karakolu’na gittiler. Burada verdikleri ifadelerinde saldırganlardan şikâyetçi olduklarını belirttiler ve darp raporlarını sundular. Karakola ilk ifadelerini veren Sural ve Kaya, savcılığın ve karakolun herhangi bir işlem yapmaması üzerine saldırıya ilişkin delilleri kendileri toplamaya başladılar. Olayın gerçekleştiği sokaktaki bazı güvenlik kamerası kayıtlarına ulaşan Sural ve Kaya, görüntülerdeki şahıslardan birinin Gazi Üniversitesi öğrencisi A. T. olduğu bilgisine ulaştılar. Sural ve Kaya’nın avukatları, saldırganların olay sırasında sokakta çekilmiş görüntülerini karakola teslim ederken, görüntülerdeki şahıslardan birinin A. T. olduğuna dair iddiayı da ilettiler. Ancak güvenlik kamerası kayıtlarıyla birlikte şüpheli şahsın isminin karakola bildirilmesinin üzerinden 20 gün geçmesine karşın ilgili şahıs ifadeye çağrılmadı. Saldırıda yaralanan Sural’a göre, karakolun delil toplamaması ve savcılığın bu konuda herhangi bir talimat vermemesi, saldırganların kesin olarak teşhis edilmesini önleyen sebepler arasında. Saldırının gerçekleştiği noktayı gören mesken ve işyerleriyle görüştüklerini ancak bazı mahalle sakinlerinin kendilerine güvenlik kamerası kayıtlarını vermeyi reddettiğini belirten Sural BirGün’e yaptığı açıklamada, “Savcılık meseleyle ilgilenmediği için delilleri kendimiz topladık. Fakat saldırıyı kaydettiğini düşündüğümüz kameraların sahipleri bize görüntüleri vermek istemiyorlar. Savcılık polis eliyle bu görüntüleri rahatlıkla edinebilir fakat birtakım gerekçelerle isteksiz davranıyorlar. Kürt olduğumuz için bize saldıran milliyetçi görüşlü öğrencilerden birinin ismini öğrendik. Fakat ismini karakola bildirmemize rağmen bu şahıs ifadeye çağrılmıyor” diye konuştu.