HSYK Genel Kurulu seçimlerinde çoğunluğu elde ederek yargıda kesin olarak egemenliğini ilan etmek isteyen AKP, yıllardır baskı altına aldığı hukuk örgütlerine ittifak teklifinde bulunurken, kirli seçimin iç yüzünü Yargıçlar Sendikası Başkanı Hâkim Ömer Faruk Eminağaoğlu BirGün’e anlattı
Doğu Eroğlu (16 Haziran 2014 BirGün Gazetesi)
22 üyeli HSYK Genel Kurulu’nda Ekim ayında yapılacak seçimler yaklaşırken, AKP’nin Adalet Bakanlığı ve Yargıda Birlik Platformu yoluyla oluşturduğu baskı altına aldığı süreç hakkında Yargıçlar Sendikası Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, “Seçim sürecini Başbakan yürütüyor, bu koşullarda oluşacak HSYK bağımsız olamaz” değerlendirmesini yaptı. AKP, 12 Eylül 2010 referandumundan sonra Cemaate teslim edilen 22 üyeli HSYK Genel Kurulunda 12 sandalyeye ulaşmanın hesabını yaparken, yıllardır baskı yaptığı yargı örgütlerine de Cemaate karşı işbirliği öneriyor. Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) ve Yargıçlar Sendikasına da bu tekliflerin yapıldığını doğrulayan ve “Bizim örgütlerimize baskı yapan Adalet Bakanlığı şimdi bize işbirliği teklif ediyor” diye konuşan Eminağaoğlu, AKP ve Cemaatle dirsek teması kurmadan, yasama ve yürütmeden bağımsız HSYK için bağımsız olarak seçim çalışması yürüteceklerinin altını çizdi.
AKP beş üye arıyor
22 üyesi bulunan HSYK Genel Kurulunda çoğunluğu ele geçirerek savcı ve hâkim atamaları üzerinde kesin olarak egemenlik kurmayı hedefleyen AKP, Kurulda en az 12 üyeye sahip olmak için çalışmalarını hızlandırdı. Kurulun doğal üyeleri olan Adalet Bakanı ve Adalet Bakanı Müsteşarına ek olarak Türkiye Adalet Akademisi Genel Kurulunun seçeceği 1 üye ile Cumhurbaşkanı tarafından atanacak 4 üyeyi şimdiden kendi hanesine yazan AKP, geri kalan 15 koltuğun en az 5’ini alıp Kurulda çoğunluğu yakalamayı istiyor. Yargıtay’ın seçeceği 3 üye ile Danıştay’ın belirleyeceği 2 ismin rizikolu olabileceği hesabını yapan AKP, adli yargı mensubu hâkim ve savcıların belirleyeceği 7, idari yargıya mensup hâkim ve savcıların seçeceği 3 üyeden en az 5’inin kendine yakın isimler arasından olması için bastırıyor. Yargı mensuplarının seçeceği Kurul üyelerinin AKP’ye yakın isimler arasından olması için Adalet Bakanlığı ve HSYK yöneticilerinin de kurucu kadrosunda olduğu Yargıda Birlik Platformu, Erzurum, Bursa, Samsun, Kayseri, Van, Antalya, Denizli, Adana ve Trabzon kentlerinde düzenlediği toplantılarla çalışmalarına hız verdi. Platformun yaptığı toplantılarda yargı mensuplarının maaşlarını iyileştirileceği ve sicil affı vaatleri öne sürülürken, diğer taraftan AKP yargıda her iki kanada da biat etmeyen grupları da markaja aldı. Cemaate karşı işbirliği önerilen kurumlardan Yargıçlar Sendikası Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, HSYK Genel Kurulu seçimi öncesi süren kirli pazarlıkları ve sürece hükümet ile bakanların nasıl dâhil olduğunu BirGün’e anlattı.
‘Adalet Bakanına hesap veriyorlar’
Seçim sürecinin doğrudan Başbakan tarafından yönetildiğini, Yargıda Birlik Platformu adıyla oluşturulan yapınınsa devamlı Adalet Bakanına hesap verdiğini belirten Eminağaoğlu, “Adalet Bakanı her hafta Platform temsilcileriyle görüşüyor, Platformun sorumluları Hâkim Evinde hesap veriyorlar. HSYK ve Adalet Bakanlığı görevlileri Platformun toplantılarına bizzat katılıp hâkim ve savcılar üzerinde fiili baskı yaratıyorlar” dedi. Yargı mensuplarına yapılan baskıya ek olarak, Yargıda Birlik Platformunun devlet imkânlarını kullanarak seçim çalışması yürüttüğünü belirten Eminağaoğlu, “Rekabet eşit şartlarda yapılmıyor. Toplantıların düzenlendiği kentlerdeki valiler seferber oluyor, yargı mensupları da yoklama verircesine toplantılara katılmaya zorlanıyor. Biz kendi kaynaklarımızla örgütlenirken, Platformun beş yıldızlı en lüks otellerde düzenlediği toplantıların masrafları nasıl karşılanıyor? Bu değirmenin suyu nereden geliyor?” ifadelerini kullandı. Platformun toplantılarında yargı mensuplarının maaşlarında iyileştirmeye gidileceği ve disiplin cezası almış yargı mensuplarına sicil affı getirileceği vaatlerini dile getirdiğini belirten Eminağaoğlu, hükümetin bu vaatler yoluyla yargı mensuplarından oy kapmaya çalıştığını aktardı.
‘Bize baskı yapanlar işbirliği teklif ediyor’
Eminağaoğlu, hükümete yakın basın organlarında HSYK Genel Kurulu seçimlerinde Cemaat ile bağımsız gruplar arasında yapılacağı iddia edilen işbirliğine ilişkin haberleri de yorumladı. Bu haberlerin manipülasyon maksatlı yapıldığının altını çizen Eminağaoğlu, “YARSAV ve Yargıçlar Sendikası olarak eşit işbirliği çerçevesinde seçim sürecini yürüteceğiz. Ne cemaat ne de AKP iktidarıyla hiçbir dirsek temasımız yok. Bu haberleri bizi zayıflatmak için yayınlatıyorlar” diye konuştu. HSYK seçimlerinde işbirliği yapılması için AKP’ye yakın grupların kendileriyle temasa geçtiğini doğrulayan Eminağaoğlu, bu tutumu da eleştirdi. “Bizim örgütlerimize, Yargıçlar Sendikasına ve YARSAV’a baskı yapan Adalet Bakanlığı bize işbirliği teklif ediyor” ifadelerini kullanan Eminağaoğlu, “Tek amaçları Kurulda 12 üye sayısına ulaşmak ancak doğrudan yürütme erki tarafından yönlendirilen bu seçimle oluşacak HSYK tüm etik değerlere aykırı olacaktır. HSYK’nın varlık sebebi yargı güvencesidir; Bakanlıkla işbirliği yaparak seçilen bir HSYK bağımsız olabilir mi?” açıklamalarını yaptı.
Cemaat AKP’nin bahanesi
Kimseyi kimliğinden dolayı ötekileştirmeyecek veya koruyup kollamayacak, hiçbir güçle ilişki içinde olmayacak tam bağımsız HSYK’yı hedeflediklerini dile getiren Eminağaoğlu, “Önemli olan yargıç kimliğidir; düşünsel kimlik değil. Hukuk devletlerinde ve demokrasilerde yargıçların düşünsel kimlikleri ancak bu kimlik tarafsızlığı zedeliyorsa değerlendirilebilir. Fakat hükümet çıktığı cadı avında Cemaati bahane olarak kullanıyor. Üstelik cemaate açtıkları savaşta bile samimi değiller, takiye yapıyorlar. HSYK 3. Dairesi hakkımda Gezi eylemlerinden ötürü soruşturma açılmaması kararı verdi. Adalet Bakanı bu kararı kaldırdı. Cemaatle bu kadar kavgalılarsa buyursun, Adalet Bakanı beğenmediği tüm kararları iptal etsin. AKP 2010 öncesinde Ergenekon bahanesiyle yargıyı kullanarak istediğini yaptı. Şimdi bu söylem değişti; Cemaat öne sürülerek yargı yine sopa gibi kullanılmak isteniyor” değerlendirmesini yaptı.
Yaz kararnamesi tepkisi
Eminağaoğlu 2 bin 500’ün üzerinde hâkim ve savcının görev yerlerinin değişmesine yol açan yaz kararnamesine de tepki gösterdi. Eminağaoğlu, ehliyet ve liyakat gözetilmeksizin yapılan atamaların, HSYK’nın ayrımcı zihniyetini ortaya koyduğunu belirtirken, “Adalet Bakanlığı bürokratlarından kararnamede yer alanlarının çok büyük bir bölümünün, bir başka yer yokmuş gibi Yargıtay Cumhuriyet Savcılığına atanması, HSYK’nın siyasi irade ile aynı duruş içinde olduğunu ortaya koymuştur” diye konuştu.